İslam İktisadının Temel Ahlaki Kuralları
İslam ekonomisi, İmam Gazali tarafından geliştirilen “Makasid-i Şeria” üzerine bina edilmiştir. Bu bağlamda İslami finansın amaçları şunlardır:
-
Haram faaliyetler yürüten tüm alışverişlerden uzaklaşarak yalnızca helal faaliyetleri desteklemek,
-
Mübhem ve faiz içermeyen faaliyetler sürdürmek,
-
Parayı meta olarak kullanarak gelir elde etmeyi hedefleyen tüm finansal işlemlerden kaçınmak.
İslami ekonomide üretim ve tüketim araçlarında mülkiyet hakkı vardır. Kişisel kazanç ve girişim özgürlüğünün teşvik edildiği serbest bir piyasa ekonomisi mevcuttur. Ticaret belli sınırlar içerisinde serbesttir. Ücret, işe ya da beceriye göre serbest piyasa şartlarında karşılıklı rıza ile belirlenir. İslam ekonomik sisteminde eşitlik değil, adalet esas alınır.
İslam iktisadı, sorunların çözüm yollarını bu metodoloji ile gerçekleştirmektedir. İslam iktisadı, İslami devlet yapısından bağımsız değildir. İslam siyasal yapısında bulunan temel ilkeler şunlardır:
-
Tevhid,
-
Adalet,
-
İhsan,
-
Özgür irade ve teşebbüs,
-
Ölçü/mizan,
-
Sorumluluk,
-
Toplumsal gerçekler.
İslam iktisadı, ontolojik olarak esaslarını ilahi kaynaklardan alır; epistemolojik olarak Kur’an, sünnet ve içtihat üzerine kuruludur. İslam iktisadının sistematik bağlamında kendine özgü bir değerler sistemi ve kurumları vardır. Bu sistemin merkezinde insan bulunur. Kapitalist sistemde sermaye, komünizm veya sosyalizmde devlet ön planda iken; İslam iktisadında insan merkezde yer alır. Diğer iki sistemde insan ya sermaye ya da devlet için çalışan bir hizmetçi konumundadır. Oysa İslam iktisadında her kazanç, insana hizmet ettiği ölçüde değerlidir. İnsan ve insani değerlere hizmet etmeyen hiçbir kazanç meşru değildir.
İslam iktisadi anlayışı ve faaliyetleri siyasal bir düzlemde, içtimai adaleti önceleyerek gerçekleştirmeyi hedefler. Bu hedef doğrultusunda özel mülkiyet ve özel girişimcilik gibi temel özgürlükleri ilahi sınırlar çerçevesinde korumayı ilke edinir.
Her sistemde olduğu gibi, İslam iktisadi sisteminde de kırmızı çizgiler bulunmaktadır. Diğer iki sistemde kırmızı çizgiyi insan belirlerken, İslami iktisadi sistemde sabite olarak kabul edilen kırmızı çizgileri yalnızca Yüce Allah belirler. Komünizm veya sosyalizmin kırmızı çizgisi devlet, kapitalizmin kırmızı çizgisi sermaye iken; İslam iktisadında insan ve insani değerler en temel kıstas olarak kabul edilir.
